Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan nükleer silah uyarısı
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bölgesel nükleer silah rekabetiyle ilgili kıymetli açıklamalarda bulundu. Fidan, bölgedeki nükleer silah rekabetinin muhtemel sonuçlarına vurgu yaptı.
Konuyla ilgili olarak Bakan Fidan tarafından yapılan açıklamada, “Fidan tarafından yapılan açıklamada, “İsrail’in nükleer silah sahibi olması nükleer silahla ilgili yarışı artıracaktır. Bölgemiz, ya büsbütün nükleer silahlardan arındırılmalı ya da öbür ülkeler de bu hususta kendilerini daha inançta hissetmek için adım atmak zorunda kalacak.” tabirlerine yer verildi.
Öte yandan Hakan Fidan’ın MİT Başkanı olduğu dönemde 2021 yılında yayınlanan bir raporda, nükleere ilaveten hipersonik füzelere de vurgu yapılmıştı. Bahsi geçen raporda, “Klasik tehditlerin yanı sıra bu tehditlerin evrilmesi ve değişmesiyle yeni tehdit alanları da ortaya çıkmaktadır.
Örneğin hızlanan hipersonik füze denemeleri, gelişen siber teknoloji, uzayda yaşanan rekabet, siber ataklar, sanal gerçekliğin beraberinde getirdiği yeni risk alanları ve çok sağ hareketler 2021 ‘de öne çıkmıştır.” sözlerine yer verilmişti.
Editörden Not: Nükleer Silah Nedir?
Esasında nükleer silahlar, nükleer tepkilerden kaynaklanan patlama gücüne sahip harp başlıklarıdır. Bu harp başlıkları; balistik füzeler, seyir füzeleri yahut klasik bombalar tarafından taşınabilirler. Nükleer silahlar, nükleer füzyon yahut fisyon tepkilerinden güç üretirler ve bu güç, patlama sırasında hür bırakılır.
Şu anda memleketler arası ilgiler siyasetinde öne çıkan bir mevzu olan nükleer silahlar, bir ülkenin askeri, ekonomik, politik ve kültürel açıdan gelişmiş bir “süper güç” olup olmadığını belirlemede kritik bir rol oynar. Bu tıp silahların kullanımı, hem ulusal güvenlik hem de memleketler arası istikrar açısından büyük bir telaş kaynağıdır.
İlk nükleer silah, 1945 yılında ABD tarafından Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atıldı, bu olaylar yaklaşık 200.000 sivil ve askeri işçinin vefatına neden oldu. Bu tıp silahların kullanımı dünya genelinde büyük bir tasa yaratmış ve memleketler arası toplumun dikkatini çekmiştir.
Halihazırda dünya genelindeki askeri ve diplomatik istikrar için ABD, Çin ve Rusya’ya ilişkin nükleer balistik füze ve seyir füzesi taşıma kapasitesine sahip denizaltıların büyük değere sahip olduğu kıymetlendirilmektedir. Bu çeşit donanımların sahip olduğu potansiyel tehlikeler, milletlerarası bağlardaki istikrarları de büyük ölçüde etkilemektedir.