ASELSAN’dan MURAD AESA Radarıyla İlgili Müjde
ASELSAN tarafından geliştirilen MURAD AESA Radarı, AKINCI TİHA ile ismi açıklanmayan bir jet uçağa entegre edildi. Radarın uçuş testlerinin 2024 yılında sürat kazanması bekleniyor.
AKINCI Taarruzi İnsansız Hava Aracı (TİHA) ve F-16 üzere platformlar için geliştirilen MURAD AESA Burun Radarı’nın entegrasyon çalışmaları devam ediyor.
2024 yılı içerisinde uçuş testlerinin süratle kazanması beklenen MURAD AESA Radarı’ndan elde edilecek deneyimin KIZILELMA, KAAN, HÜRJET ve ANKA-3 üzere platformlar için de kritik olduğu belirtiliyor.
Radarın geliştirilmesiyle ilgili olarak, halihazırda AESA Burun Radarı geliştirebilen ülkelerin sayısının epeyce sonlu olduğu vurgulanıyor.
Radarın fonksiyon ve yetenekleri şu formdadır:
HAVA-HAVA FONKSİYONLARI:
- Uzun Menzilli Arama
- Ararken Takip
- Çoklu Maksat Takibi
- Ara Safha Güdüm
- Akın Tespit
- Hava Durumu Tespit
- Hava Muharebesi Manevrası
HAVA-YER FONKSİYONLARI:
- Şerit SAR
- Nokta SAR
- Yer Haritalama
- Hareketli Yer Amacı Tespiti ve Takibi
- Deniz Arama ve ISAR
- Hava-Yer Aralık Ölçümü
- Doppler Huzme Keskinleştirme
- Otomatik İrtifa Belirleme
YETENEKLER:
- Çok İşlevli Radar
- Eş Vakitli Hava-Hava ve Hava-Yer Görevleri
- İşbirlikçi Olmayan Maksat Tanımlama
- Otomatik Maksat Tanıma
- Karıştırmaya Karşı Dayanıklılık
- Elektronik Destek
- Elektronik Taarruz
ASELSAN tarafından MURAD AESA Radarı’nın geliştirilmesiyle ilgili kıymetli bir gelişme yaşanmıştır. Bu radarın AKINCI TİHA ile entegrasyon çalışmaları devam etmekte ve uçuş testlerinin 2024 yılında sürat kazanması beklenmektedir. Bu entegrasyonun başarılı olması, radarın farklı platformlara da entegre edilmesi için değerli bir adım olacaktır.
MURAD AESA Radar’ın, AKINCI TİHA ve ismi açıklanmayan bir jet platformuna entegrasyonunun gerçekleştirilmiş olması, Türkiye’nin savunma sanayindeki yerli ve ulusal teknoloji geliştirme eforlarının bir göstergesidir. Bilhassa bu radarın farklı platformlarla uyumlu bir formda çalışabilmesi, Türk savunma endüstrinin gücünü ortaya koymaktadır.
Radarın fonksiyon ve yetenekleri epeyce geniş bir yelpazede yer almaktadır. Bu yetenekler sayesinde radarın hava-hava ve hava-yer vazifelerini muvaffakiyetle yerine getirebileceği öngörülmektedir. Ayrıyeten, radarın eş vakitli olarak farklı vazifeleri yerine getirebilmesi, hava-kara muharebe alanlarında harikulâde bir avantaj sunacaktır. Bu cins gelişmeler, Türk savunma endüstrinin geleceğe yönelik olarak nasıl adımlar attığını göstermesi açısından son derece kıymetlidir.